- - -
Bunların cevabı varmı
Ateistforum > ATEİSTFORUM >
HuNTeR
Şunlar hep kafamı kurcalıyor müslüman arkadaşlardan yanıtlarını bekliyorum

1-Allah madem o kadar güçlü herşeyi yapabiliyor ne isterse ol dediği anda oluyor o zmn neden evreni yaratması 6 gün sürüyor ve allah ın katında zaman yoksa nasıl oluyorda kuranda bunu 6 gün gibi bir süreye bağlıyor?

2-Allah madem herşeyi biliyor neden imtihan etmekle uğraşıyor?

3-Allah evreni yaratmadan önce nerde bulunuyordu?

4-Neden insanların günah ve sevaplarını yazması için melekler yaratıyor hepsini aklında tutamıyormu?

5-Neden iyi cinlerin yanında kötü cinleri yaratıyor kötülüğü yaymak mı istiyor?

6-Adem ve Havva nın beyaz olduğunu biliyoruz o zmn zenci insanlar çekik gözlü insanlar nasıl ortaya çıkıyor?

7-Madem bizim kaderimizi allah belirliyor o zmn bizim yapacağımız kötülükleri iyilikleride o belirliyor olmalı peki bizim suçumuz ne burada?

8-Neden muhammede o kadar çok kadın haram olmuyorda diğer insanlara haram oluyor?



Şimdilik bu kadar bu 8 sorunun cevabını verirseniz sevinirim müslüman arkadaşlar
Fragellant
Bu sorular çok sık sorulur, hiçbirine tatmin edici bir cevap alamadım daha. Ama şu soru özellikle ilgimi çekti;
6-Adem ve Havva nın beyaz olduğunu biliyoruz o zmn zenci insanlar çekik gözlü insanlar nasıl ortaya çıkıyor?

il.en.ey
[quote name='HuNTeR' date='Oct 8 2006, 09:03 PM' post='41835']
Şunlar hep kafamı kurcalıyor müslüman arkadaşlardan yanıtlarını bekliyorum
hade oradan sahtekar senin amacın üzüm yemek değil

1-Allah madem o kadar güçlü herşeyi yapabiliyor ne isterse ol dediği anda oluyor o zmn neden evreni yaratması 6 gün sürüyor ve allah ın katında zaman yoksa nasıl oluyorda kuranda bunu 6 gün gibi bir süreye bağlıyor?
Kader, Allah'ın geçmişve gelecek tüm olayları "tek bir an" olarak bilmesidir. İnsanların önemli bir bölümü, Allah'ın henüz yaşanmamışolayları önceden nasıl bildiğini sorarlar ve kaderin gerçekliğini anlayamazlar. Oysa "yaşanmamışolaylar" bizim için yaşanmamışolaylardır. Allah ise zamana ve mekana bağımlı değildir, zaten bunları yaratan Kendisidir. Allah Katında zaman diye bir kavram yoktur. Bu nedenle Allah için geçmiş, gelecek ve şu an hepsi birdir ve hepsi olup bitmiştir. harun yahya
2-Allah madem herşeyi biliyor neden imtihan etmekle uğraşıyor?

İnsanoğlu o sınırlı aklıyla sonsuz kemalde olan İlahî sıfatları tam mânâsıyla idrak etmekten çok uzaktır. Sonsuz aciz olan insanın, sonsuz bir kudreti kavraması elbette mümkün değildir. Akıl, ancak bu kudretin varlığını tasdik eder ve icraatlarına hayran olur.

Aynı şekilde, bilmedikleri sonsuz denecek kadar çok olan insanoğlunun, Allah’ın sonsuz ilmini ve hikmetini kavraması da imkân haricidir.

Şu var ki, sonsuz kudret tecellilerini hayretle seyreden insanın, aynı tavrını sonsuz ilim ve hikmet karşısında da göstermesi gerekirken bunu birçok kişinin başaramadığı görülür. Araya nefis girer, hissiyat girer, bilgi eksikliği ve aklın zafiyeti girer. Ve insan, hikmetini anlayamadığı İlâhî icraatlar karşısında teslim ve tevekkül yerine itiraz ve isyan yoluna girebilir.

Allah insana bir irade sıfata vermiş ve dünya imtihanının bir gereği olarak, onu dilediği yola gitmekte serbest bırakmıştır. İrademiz, Allah’ın irade sıfatını bilip ona iman etmekte bizim için çok önemli bir sermayedir. Onu doğru kullandığımızda vicdanımız bize şu gerçeği haykırır: Sana bu serbestîyi veren Allah, elbette dilediğini icat ve istediğini icra edecektir.

Allah’ın hiçbir şeye muhtaç olmadığını kainata ve içindeki faaliyetlere bakan bir insan görebilir. Biz bir düşünelim dünyaya gelmeden önce kainatın neyi eksikti de biz geldikten sonra tamamladık. Veya ibadetimizle ne yapıyoruz ki Allah’ın herhangi bir ihtiyacı görülüyor. Öyleyse sizin düşündüğünüz şeyin kesinlikle yeri olmadığını akli ve vicdani olarak anlıyoruz.

Sonsuz kemal sahibi olan Rabbimizi kusurlu olan insanlarla mukayese edemeyiz. Allah için insana ait olan nefis tabiri kullanılmaz.

Allahın kendisine ait sıfatları anlatması hikmetindendir. Çünkü ibadetin bir manası da Allahı bilmektir. Öyleyse onu bilmenin yolu kendisini bize tarif etmesidir. Madem Allah bizim kendisini tanımamız için yaratmıştır. Öyle ise Onu tanımamız için kendisinde olan izzet ve kemal sıfatlarını anlatması gerekir.

İnsan ise mutak aciz ve zaif olduğundan ve kendisinde bulunan güzelliklerin hiç birisi onun malı olmadığından ve tamamen Allahın bir ihsanı olduğundan kendisine ait olmayan sıfatları kendisininmiş gibi göstermesi elbette doğru değildir.

Bütün hüsün ve güzellikler ise Allahın kendi zatından olduğu için onları anlatması gurur değildir.

Şu kainatın ve içindeki varlıkların Sanii olan Cenabı Hak, şu kainatı çok ciddi gayeler için yaratmıştır. Kuran bunu şöyle bildirir:

“Biz göğü, yeri ve bu ikisi arasında olanları oyun olsun diye yaratmadık.” (Enbiya suresi, 16)

“Göğü, yeri ve bu ikisi arasında olanları boşuna yaratmadık.” (Sad suresi, 27)

Bütün varlıklar kendilerine mahsus dillerle yüce yaratıcıyı tesbih ve takdis ederler. Kendilerine tevdi edilen görevleri büyük bir zevk ve şevkle yerine getirirler. Mesela güneş bir saniye bile geri kalmadan kendine çizilen yörüngede yoluna devam eder. Irmaklar bir cuş u huruşla denizlere doğru akar. İnsanın emrine verilen hayvanlar tam bir itaatle ona hizmet eder.

İlahi emirleri yerine getiren bu varlıklar içinde insanlar ve cinler farklı bir konuma sahiptirler. Gerçi onlar da, “Ben cinleri ve insanları ancak bana ibadet etsinler diye yarattım”( Zariyat suresi, 56) ayetinin hükmünce ibadetle mükelleftirler. Fakat bunu yapıp yapmamakta serbesttirler.

İnsan ve cinlerin bu farklı konumu, onlara verilen iradeden kaynaklanır. Onlar bu irade ile, imanı veya küfrü, iyiyi veya kötüyü, güzeli veya çirkini, itaati veya isyanı… seçebilirler. Cenabı Hak bunu şöyle bildirir:
“De ki: Rabbinizden size hak (gerçek) gelmiştir. Artık dileyen inansın, dileyen inkar etsin.” (Kehf suresi, 29)

“Biz ona (insana) yolu gösterdik. İster şükreder, isterse nankörlük yapar.” (İnsan suresi, 3) Arzın halifesi olan insanın büyük ve küçük her ameli görevli melekler tarafından kaydedilmektedir. Kuran bunu şöyle bildirir:
“Üzerinizde koruyucu, kiramen katibin (değerli yazıcı) melekler var. Bunlar, siz ne yaparsanız hepsini bilirler.” (İnfitar suresi, 10-12)

“İnsanı biz yarattık nefsinin ona ne vesvese verdiğini biliriz. Biz ona şah damarından daha yakınız. İnsanın sağında ve solunda iki melek oturmuş kayıt alırlar. Her ne söz söylerse, mutlaka onun yanında hazır bir gözcü vardır.” (Kaf suresi, 16-1

İnsanın ehemmiyetli rütbesi ve dünyada yaptıklarının karşılığını diğer alemde görecek olması, böyle bir kitabeti gerektirir. Nasıl ki medya mensupları sıradan bir vatandaşın peşinde dolaşmazlar. Ama, başbakan gibi yüksek bir mevkide olanı gölge gibi izler, her yaptığına dikkat eder, ağzından her çıkanı kaydederler. Onun gibi, arzın halifesi olan insanın her yaptığı meleklerce yazılır, her söylediği kaydedilir.

Meleklerin bu mühim görevi nasıl yaptıkları meçhulümüz olmakla beraber, günümüz kayıt cihazları meseleyi anlamamıza yardımcı olabilir. Sözgelimi, gizli kamerayla bir kimsenin yaptıkları tesbit edilebildiği gibi, uydudan çekilen fotoğraflarla parkta gazetesini okuyan birinin hangi gazeteyi okuduğu görülebilmektedir.

İnsanın her amelinin kaydedilmesinin herkesce vicdanen tasdik edilen bir örneği hafızadır. Cenabı Hak bu hafıza vasıtasıyla haşrin o büyük mahkemesinde herşeyin nasıl ortaya çıkacağını göstermektedir. Zira, her insanın hafızasında kendi hayat filmi ana hatlarıyla, hatta bazan ayrıntılarıyla bulunmaktadır.

Kuranın bildirdiğine göre, Allah o büyük mahkemede, insanın unuttuğu şeyleri tek tek sayacaktır. (Mücadele suresi, 6) Ezel ve ebedi kuşatan bir ilmin sahibi bir Zatın kelamı olan Kuranda, diğer alemde gerçekleşecek bir muhasebe tablosu şöyle anlatılır:

“Onları mahşere toplar, hiç kimseyi geride bırakmayız. Hepsi grup grup Rabbine arzedilirler. “İşte, der, sizi ilk yarattığımız gibi bize geldiniz. Fakat siz, sizin için bir hesap zamanı yapmıyacağımızı sanmıştınız.” O gün kitap / amel defterleri ortaya konulur. Mücrimleri bulundukları dehşetten titreşiyorlar bir halde görürsün.
“Eyvah, derler, yazıklar olsun bize. Bu nasıl kitap! Ne küçük koymuş ne büyük, her şeyi tek tek saymış.” Her yaptıklarını önlerinde hazır bulurlar. Rabbin kimseye asla zulmetmez.” ( Kehf suresi, 47-49)

Şu yeryüzü sahnesinde her yaptığının meleklerce kaydedildiğini bilen insan, “ben başıboş değilim ve vazifedar bir yolcuyum” (Nursi, Said, Şualar, Envar Neş. İst. 1988, s. 225) der, iyi poz vermeye çalışır. Ve kulaklarında hep şu İlahi hatırlatmalar çınlar:

“İnsan başıboş bırakılacağını mı sanıyor?” (Kıyame suresi, 36)

“Yoksa siz, bizim sizi abes / boşuna yarattığımızı ve bize döndürülmeyeceğinizi mi sandınız?” (Müminun suresi, 115)

Niçin ibadet ediyoruz?

İbadet: “Allah’a karşı kulluk vazifelerini yerine getirmek, Allah’ın emirlerine boyun eğmek” “Kendi kusurunu, acz ve fakrını görüp kemal-i rububiyetin ve kudret-i samedaniyenin ve rahmet-i İlâhiyyenin önünde hayret ve muhabbetle secde etmek.” (Sözler)

İnsan tepeden tırnağa acz ile kaplı. Ne saçının ağarmasını durdurabiliyor, ne tırnağının uzamasını. Ve insan baştan ayağa ihtiyaç dolu. Saça muhtaç; o olmadı mı bir yanı noksan kalıyor. İnsan alına muhtaç; kaşa, göze, kirpiğe muhtaç. Dudağa, çeneye, gırtlağa muhtaç. Geçelim bütün bunları ve ayaklarımıza varalım. İnsan ayağa muhtaç; topuğa, parmağa, tırnağa muhtaç.

İnsan, hemen dudağının önündeki havadan, tâ cennete kadar her şeyin fakiri. Hiçbirine sahip değil. Mide yapmaktan âciz olduğu gibi meyvenin de fakiri. Göz yapmaktan âciz olduğu gibi Güneşin de fakiri.

İşte ibadet, insana aczini ve fakrını hatırlatan, kul olduğunu, başıboş olmadığını ders veren en ulvî vazife. İnsan bir taraftan kendi aczine ve fakrına bakar, sonra her şeyi onun için ve ona göre terbiye eden Rabbinin bu sonsuz ihsanlarına karşı nasıl şükredeceğini bilemez hâle gelir. Bu hâl onu el bağlamaya götürür, bel bükmeye götürür, yüz sürmeye götürür. Bunu yapmayan insan kendinin gâfilidir, kendinin cahilidir ve nefsini bilmediği için de Rabbinin gâfilidir.

İşte insanı bu gafletten korumak ve kurtarmak üzere nazil olan bir İlâhî Ferman: “Ey insanlar, sizi ve sizden öncekileri yaratan Rabbinize ibadet ediniz ki, takva mertebesine nâil olasınız.” (Bakara suresi, 21)

İnsan ibadeti niçin yapar ve bu ibadet ona ne kazandırır? Bu iki sorunun cevabı bu âyette şöyle veriliyor: “Sizi ve sizden öncekileri yaratan Rabbinize ibadet ediniz.”

Âyetteki, ‘sizi ve sizden öncekileri yaratan’ ibaresi Rabbin sıfatıdır. Bu sıfatı bir an için düşünmediğimizde, âyet-i kerime, “Rabbinize ibadet ediniz.” şeklinde karşımıza çıkar. Demek ki ibadetin sebebi, Rabbimizin bizi terbiye etmiş olması. Rabbe, ibadet edilir. Bu kutsi vazifeyi idrak edebilelim diye Allah, vicdanımıza bazı işaretler koymuş. Babamıza itaat etmeyi vicdanî bir görev sayıyoruz. Niçin? Babamız olduğu için. Annemize isyandan sakınıyoruz. Niçin? Annemiz olduğu için. İşte âyet-i kerime bizim vicdanımıza hitab ediyor: “Rabbinize ibadet edin” diye emrediyor. Çünkü o sizi terbiye etmiştir. Babanızın yediği gıdayı beyaz kan hâline o getirmiş, sizi ana rahminde bir nutfe olarak rahim duvarına o yapıştırmış ve oradaki dokuz aylık terbiyenizi safha safha hep o icra etmiştir. Şimdi ise bir başka rahimdesiniz: Kâinat… Burada da sizi terbiye eden, besleyen, büyüten, yedirip içiren ancak O’dur.

Allah Rabdir ve her şeyi O terbiye etmiştir. İnsan ise abddir, kuldur; her şeyiyle Allah’ın terbiyesinden geçmiştir. Elimizi tutmaya, ayaklarımızı yürümeye, ciğerimizi solunuma, midemizi sindirime, aklımızı anlamaya elverişli tarzda terbiye eden Allah’tır. Öyle ise biz Rabbimizin bu rakamlara sığmaz terbiye tecellilerine karşı edebimizi takınmak mecburiyetindeyiz.

Rabbimize karşı edepli olmak… Nefsimize takılan ve etrafımızı çepeçevre kuşatan bu kadar ihsana karşı O’na gereği gibi şükredememenin mahcubiyetini ruhumuzun tâ derinliklerinde hissederek.
İşte Rabbine karşı şükür borcunu böylesine hisseden, idrak eden insan Kur’an’ın “Sizi ve sizden öncekileri yaratan Rabbinize ibadet edin”, “Namazı ikame edin”, “Ramazan ayında oruç tutun” gibi emirlerini dinleyince aradığını bulmanın huzuruna erer.

İbadet için, “abd ile mâbud arasında en yüksek ve lâtif nispet ancak ibadettir”(İşârât-ül İ’caz) buyruluyor. Yâni, insan ibadet sayesinde, “Ben Allah’ın kuluyum, O’nun mahlûkuyum, bu dünyada O’nun misafiriyim ve öldükten sonra da, inşallah, O’nun saadet yurdu olan Cennete gideceğim” diyebiliyor.

Günlük hayatında bütün işlerini kul olmanın şuuruyla hep helâl dairesinde geçiren insan, belli vakitlerde Rabbinin huzurunda el bağlıyor. O’na yine O’nun emrettiği biçimde ibadetini takdim ediyor. Bu onun, Rabbine karşı bir kulluk vazifesidir, bir şükür borcudur.

Âcizliğini, fakirliğini ve zilletini tam hisseden bir insanın kalbi Rabbine karşı derin bir mahcubiyetle dolar. Bu iç burukluğuna “inkisar” deniliyor. Ve İmam-ı Rabbani Hazretleri “İbadet, tezellül ve inkisardan ibarettir” buyurarak bu hâli ibadetin temeli, esası sayıyor.

“Niçin ibadet ediyoruz?” sorusu, beraberinde iki soruyu birlikte getiriyor. Daha doğrusu, bu sorunun içinde iki soru saklı:
– İbadet etmemizin sebebi, illeti nedir?
– İbadet etmemizin hikmeti, faydası nedir?

Bazıları bu soruyu sadece ikinci mânâyı kastederek sorarlar. Birinci ve en önemli noktayı unuturlar. Bunun neticesi olarak hikmet sahasında kendilerince birtakım faydalar sıralar ve bu faydaların başka yollarla da elde edilebileceğini ileri sürerek, ibadeti reddedici bir tavra girerler.

İllet denilince ibadet yapmamızı gerekli kılan sebebi kastederiz. Hikmetten ise yaptığımız ibadetten hâsıl olan faydayı anlarız. Dünya işlerinden bir misal: Anadolu’dan İstanbul’a gelmekte olan bir tüccarın bu seyahatinin illeti “ticaret”tir. Hikmeti ise daha çok zengin olmak ve dünya nimetlerinden daha fazla istifade etmek… Buna göre söz konusu şahsa, “İstanbul’a niçin gidiyorsun?” desek, “zengin olmaya” diye cevap vermez. Bu, hikmete ait bir cevaptır ve yerinde değildir. Sorumuzun cevabı “ticaret yapmaya” şeklinde gelmelidir. Böyle bir cevap illete aittir ve isabetlidir.

O halde, “Niçin ibadet ediyorsun?” şeklindeki bir sorunun cevabı da “Rabbim emrettiği için” şeklinde olacaktır. Bu emri tutmanın pek çok da faydası vardır; gerek dünyada, gerek âhirette. Ama ibadet bu faydalar için yapılmaz. Bunlar meselenin hikmet yönüdür.
Abdin işi ibadettir; emir dinlemek, yasaklardan sakınmaktır. Kula kulluk yaraşır. İbadetini bu şuurla yapan bir kuluna, Rabbinin yapacağı ihsanlar, ikramlar ve Cennette vereceği dereceler ibadetin hikmet yönüdür.

İslâm’ın her emri ve yasağı bu hakikatten haber veriyor. Bunlardan sadece birkaç misâl: Meselâ oruç tutmanın tıp yönünden birçok faydaları var. Bütün bu faydalar orucun hikmet yönü. “Oruç niçin tutulur?” sorusunun cevabı, sanıldığı gibi bu faydalar değildir. Oruç, Allah’ın bir emri olduğu için tutulur. Bu ibadetin belli bir ayı vardır: Ramazan. Ramazan dışında on ay nafile oruç tutsanız da Ramazan’da tutmasanız bu ibadeti yerine getirmiş olmazsınız. Eğer mesele sadece orucun hikmet yönü, yâni faydaları olsa bu ikinci halde fayda on katına çıkmıştır, ama farz olan oruç hâlâ tutulmamıştır.

Yine orucun belli bir başlama ve bitiş vakti vardır. Orucunuza imsakten hemen sonra başlasanız da, iftarınızı yatsıdan birkaç saat sonra yapsanız orucunuz makbul olmaz. Daha fazla bir süre aç kalmışsınızdır, ama oruç tutmamışsınızdır. Hikmet fazlasıyla tamam olsa bile, illet kaybolduğundan ibadetiniz makbul sayılmaz.

Oruç tıbbî faydaları için tutulmadığı gibi, içki içmek de tıbbî zararları için haram değildir. “Niçin içki içmiyorsun?” sorusunun cevabı, “Allah yasakladığı için” şeklinde verilecektir. Ve ancak bu takdirde içki içmemek ibadet olur, takva olur ve insanı Rabbine yaklaştırır. İçki içmemekte esas olan, bedenini ve aklını korumak değil, bir İlâhî yasaktan kaçınmaktır. İllet budur; diğerleri ise içki içmemenin hikmetleridir, faydalarıdır.

Bilirsiniz, kendi kendine ölen yahut darbe ile öldürülen bir koyunun etini yemek haramdır. Bu noktada birtakım tıbbî veya biyolojik izahlar getirilebilir. Bütün bunlar, meselenin hikmet yönüdür. Bunlar sayılıp dökülürken şu husus unutulur: “Pekâlâ, Allah’tan başkasının ismiyle kesilen bir hayvanı yemek niçin haramdır?”
Bu soruya ne cevap verilecektir? Kesilmekse kesilmiş, kan akmaksa akmıştır. Demek ki işin esası, hayvan kesmenin tıbbî faydaları değil. Esas olan, insanın kulluk şuurundan ayrılmaması, Allah namına hareket etmesi. Keserken O’nun ismiyle kesmesi, yiyip içerken O’nun ismiyle başlaması, giyinip kuşanırken de yine O’nun kulu olduğunu unutmaması. O’nun emir ve yasaklarını daima göz önünde tutması…

Sözün özü: Rahman ve Rahîm Rabbimizin bütün emirlerinde bizim için nice faydalar var. Ama, biz ibadetimizi bu faydalar için değil, O’nun emrini gözeterek ve rızasını umarak yapıyoruz.

Bu inceliği sezemeyen yahut görmezlikten gelenler, yanlış değerlendirmelerle kendilerine ibadet kapısını kapar ve büyük bir zarara düşerler.

Allah’ın bizim ibadetimize ne ihtiyacı var?

“Sizi ve sizden öncekileri yaratan Rabbinize ibadet ediniz ki takva mertebesine nâil olasınız.” Ayetinde bu sorunun cevabı verilmektedir. İbadetin neticesinde ortaya çıkan bir mahsûl var: “İnsanın takva mertebesine erişmesi.” Yâni, ibadetin faydası insana ait. İnsan o ibadetle bir yere varıyor, bir makama eriyor: Takva mertebesine; Allah’tan korkma, O’nun yasaklarından sakınma, haram kıldıklarından kaçınma mertebesine. Bu makama ermeyenler ömürlerini günahla, isyanla ve daha kötüsü şirkle, küfranla geçirirler. Bunlar ise insanı cehenneme götürür.

Demek ki takva mertebesi, cehennemden ve ona götüren her türlü kötülükten olanca gücüyle kaçınma makamı. Cehennemden kaçınma ise insanı Cennete götürür. İbadetin neticesi Cennet. Cennete muhtaç olan ise biziz. Oradaki sonsuz nimetlerden biz istifade edeceğiz. O halde böyle bir soruyu nasıl sorabiliyoruz!?

İhlâs sûresi, Allah’ın “Samed” olduğunu ders verir bize. Samed, yâni “Herşey O’na muhtaç; O ise hiçbir şeye muhtaç değil.” Birazcık insaf, bu hakikati anlamaya kâfi. Ana rahminden başlayalım. Orada bize ayaklar takıldı, burada yürüyelim diye. Mide takıldı, gıdalarla beslenelim diye. Göz takıldı, eşyayı görelim diye… Bütün bunlara muhtaç olan biziz. Allah’ın bize böyle ihsanlarda bulunmaya ne ihtiyacı olabilir!? Eğer bütün bu ikramlara karşı şükür vazifemizi ibadetle yerine getirirsek, şükredenler diyarı olan Cennete gideceğiz. Orada maddî ve manevî nimetleri en ileri seviyede tadacağız. Öyle ki bu dünyadaki nimetler onlara göre gölge makamında kalacak…

Demek ki biz her iki âlemde de muhtaç, her iki âlemde de tüketiciyiz. Allah’ın bizi cennetinden nimetlendirmeye ne ihtiyacı olabilir ki böyle bir soru sorulabilsin!

Meselenin bir diğer yönü: İşârât-ül İ’caz’da, “İnsanın o yüksek ruhunu imbisat ettiren ibadettir. İstidatlarını inkişaf ettiren ibadettir. Fikirlerini tevsi’ ve intizam altına alan ibadettir…” buyrulur.

Bozulmamış her akıl şüphesiz kabul eder ki, insan ruhunun bu inkişafı, bu terakkisi insanın kendisi içindir. Zira, insan böylece, yarın varacağı cennetten daha fazla istifade edebilecektir. Cennet bir yönüyle dünyaya benziyor. Bu dünyaya ağaçlar da gelmişler, hayvanlar da insanlar da. Hepsi bu âlemden faydalanıyorlar; ama istidatları, kabiliyetleri miktarınca. Demek ki dünyaya gelmekle iş bitmiyor. Ondan tam istifade etmenin yolu bu âleme yüksek kabiliyetlerle, ulvî duygularla adım atabilmekte.

Her insanın da bu âlemden istifadesi eşit değil. Cennete ancak mü’min kullar girebilecekler. Allah’ın fazlı ve lütfu ile… Ondan istifade dereceleri ise ibadetleri ve ihlâsları nispetinde olacak.

İbadetin bu terakki ettirici yönü yanında bir de tedavi edici tarafı var. İnsan, mide bulandıran mekruhtan, zehirleyen harama kadar her türlü günahtan ancak ibadet sayesinde uzak durabiliyor… Böyle bir Rabbanî tedavi ile kalbini, ruhunu ve bütün duygularını hatadan, yanlıştan kurtaran insan, artık ibadet hakkında böyle bir soruyu nasıl sorabilir!?

“Cenâb-ı Hak senin ibadetine, belki hiçbir şeye muhtaç değil. Fakat, sen ibadete muhtaçsın, mânen hastasın… Acaba bir hasta, o hastalık hakkında şefkatli bir hekimin ona nâfi ilaçları içirmek hususunda ettiği ısrara mukabil hekime dese ‘Senin ne ihtiyacın var, bana böyle ısrar ediyorsun?’ Ne kadar mânâsız olduğunu
kuzucuk.org
3-Allah evreni yaratmadan önce nerde bulunuyordu?
İnançsız kesimler tarafından Cenab-ı Hak hakkında bu ve buna benzer mantıksal bir doğruya oturmayan pek çok sorular üretilmekte. “Allah, kaldıramayacağı taşı yaratabilir mi?”, “Allah’ın canı sıkılmıyor mu?”, “Herşeyi Allah yaratti. Peki Allah’ı kim yarattı” vs. Bu tür sorulara uzun uzun cevaplar yazma yerine Berk Uncu Bey’in kaleme aldığı şu örnekle meseleyi anlamaya çalışalım.

Bilgisayar içindeki bir entegre diğer entegreye soruyor: “Ben 3 voltla çalışıyorum. Sen kaç voltla çalışıyorsun?”
Diğer entegre: “Benim voltajım 2,8” diyor. İkisi beraber merak ediyorlar: “Acaba bizi dizayn eden mühendis kaç voltla çalışıyor?” diye.

Halbuki bilgisayar denilen sistemi yapanın, o sistemin dışinda olması gerekir. Dizayn ettiği sistemin kurallarıyla kendisinin bağlı olmaması lazımdır. Kendisinin tamamen o sistemin dışinda bulunması ve o sisteme hükmedebilmesi gerekir. Entegrelerin aralarında konuşup, dizayn edicilerini de kendi tabi oldukları “bir elektrik akımıyla çalışma kanunu”na tabi kılmaları mantıklı ve mümkün değildir. Sistemi dizayn eden, sisteme koyduğu kanuna, kendisi mahkum değildir.

İlaveten sistemin içinde, o sistemin kanunlarına tabi olarak yaşayanlar, eğer başka sistemlerle tanişmamışlarsa, başka kanunları anlamakta zorlanırlar. Hatta daha doğrusu anlayamazlar. Mesela entegre devreler sadece elektrik akımıyla çalışmayı anlayabilirler. Kimyasal enerji, nükleer enerji gibi sahaların kanunlarını belki hiç anlayamazlar. Onların anladıkları sinir, dizayn edici mühendisin çizdiği sınırdır.

İşte “yaratılmış olmak” da bizim içinde yaşadığımız bu alemin bir kanunudur. Tabi olduğumuz kanunlarından biridir. Bu alem içinde her kim yaşıyorsa “yaratılmış”tır. Şimdi bu alemin kanunlarına tabi olarak, içinde yaşayan birisi olarak, bizim kalkıp Yaratıcımızı bu alemin kanunlarına tabi kılmak gibi “acaba bizi Yaratanı kim yarattı?” diye sormamız yukarıdaki entegrelerin kendi aralarında konuşma misaline benzer.

Yine buna benzer yukarıda da ifade ettiğimiz gibi anlamsız sorular ortalıkta çok dolaşir. Bu tip sorular, sistemin yapıcısını sistemin içine sokma, sistemin kurallarına tabi kılma uğraşısıdır. Mesela “Allah kaldıramayacağı kadar büyük bir taş yaratabilir mi?” (haşa) yine böyle anlamsız bir sorudur. Bu anlamsız soru, sistemin kanunlarından birisi olan çekim kanununa, o kanunu yaratan Allah’ı tabi kılmaya uğraşir. Yani yerçekimi kanununu Yaratanı, yine bu kanunun mahkumu gibi görmek yanlışına düşülür.

İçinde yaşadığımız sistemin/alemin tamamen biz içinde yaşayanları bağladığını, Allah’ın ise, bu kanunlara tabi olmadığını bilmek lazım. Bunu bilmekle kalmayıp, içinde yaşadığımız sistemi dizayn eden Allah’ın mahiyetinin ne olduğunu tam olarak anlayamayacağımızı da bilmemiz lazım. Gayret gösterelim ama anlama sınırımızın, ancak alemin dizayneri olan Allah’ın, bizim için çizdiği sınır kadar olduğunun farkına varalım.
cevaplar.org

4-Neden insanların günah ve sevaplarını yazması için melekler yaratıyor hepsini aklında tutamıyormu?
mantıksız....neden jandarma polis itfaiyeci var hepsi bir meslekte birleşssin pehhh ileney
5-Neden iyi cinlerin yanında kötü cinleri yaratıyor kötülüğü yaymak mı istiyor?
laugh.gif laugh.gif bu nasıl soru yahu
6-Adem ve Havva nın beyaz olduğunu biliyoruz o zmn zenci insanlar çekik gözlü insanlar nasıl ortaya çıkıyor?
bunu sizin evrim nasıl açıklıyor acaba
Bu iddiayı savunanların öne sürdükleri tez, 'eğer canlılık İlahi kaynaklarda yer aldığı gibi, tek bir erkek ve kadınla başlamışsa birbirinden farklı ırkların nasıl meydana çıkmış olabileceği' sorusuna dayanır. Diğer bir ifadeyle, 'Hz. Adem ve Hz. Havva'nın boy, ten ve diğer fiziksel özellikleri toplamda yalnızca iki kişiyi kapsadığına göre her biri farklı özelliklere sahip olan ırklar nasıl ortaya çıktı?' demektedirler.

Gerçekte bütün bu soruların ya da itirazların altında yatan problem, genetik bilimi hakkındaki bilgi eksikliği ya da genetik kurallarının gözardı edilmesidir. Bugün yeryüzündeki insanlar arasında var olan ırk çeşitliliğinin nedenini anlamak için önce bu soruyla yakından ilgili olan "varyasyon" konusu hakkında genel bir bilgi sahibi olmak gerekir.


İlk insanın genetik materyali, çeşitli ırkların özelliklerini içerdiği için, zamanla farklı insan toplumlarında bu özelliklerin bir kısmı baskın çıkmış ve böylece ırklar oluşmuştur.
Varyasyon, genetik biliminde kullanılan bir terimdir ve "çeşitlenme" anlamına gelir. Bu genetik olay, bir canlı türünün içindeki bireylerin ya da grupların, birbirlerinden farklı özelliklere sahip olmasına neden olur. Varyasyonların kaynağı ise o türün içindeki bireylerin sahip olduğu genetik bilgidir. Bu bireylerin aralarındaki eşleşmeler sonucunda bu genetik bilgi yeni nesillerde değişik kombinasyonlarda biraraya gelir. Anne ve babanın kromozomları arasında genetik madde alışverişi olur. Böylece genler birbiriyle karışır. Bunun sonucu da bu bireyin fiziksel özelliklerinde bir çeşitlenme meydana gelmesidir.

İnsan ırkları ve insanlar arasındaki birbirinden farklı fiziksel özellikler de insan türüne ait 'varyasyonlar'dır. Yeryüzündeki insanların hepsi temelde aynı genetik bilgiye sahiptirler, ama bu genetik bilginin izin verdiği varyasyon potansiyeli sayesinde kimisi çekik gözlüdür, kimisi kızıl saçlıdır, kimisinin burnu uzun, kimisinin boyu kısadır.

Varyasyon potansiyelini anlamak için, sarışın ve mavi gözlü bireylere sahip bir toplum ile esmer ve siyah gözlü bireylerin çoğunlukta olduğu bir toplumu ele alalım. Her iki toplumun zaman içinde birbirine karışmaları ve aralarında evlilikler yapmaları sonucunda, ortaya esmer ve mavi gözlü yeni nesillerin çıktığı görülecektir. Yani her iki toplumun belli fiziksel özellikleri yeni nesillerde birbiriyle eşleşerek farklı görünümlü bireyler ortaya çıkacaktır. Diğer fiziksel özelliklerin de birbirleriyle karıştıkları düşünüldüğünde ortaya çok büyük bir çeşitlenmenin çıkacağı açıktır.

Burada bilinmesi gereken önemli bir nokta da şudur: Her fiziksel özelliği belirleyen iki gen vardır. Bunlardan biri çekinik, diğeri baskın ya da her ikisi de eşit derecede baskın olabilir. Örneğin kişinin göz rengini belirleyen iki gen vardır. Bunlardan biri anneden diğeri ise babadan gelir. Baskın olan gen hangisi ise çocuğun göz rengi o gen tarafından kontrol edilir. Çoğunlukla koyu renkler açık renklere baskındır. Buna göre, bir kişide yeşil ve siyah göz renklerine ait genler varsa o kişinin gözü, siyah renk geni daha baskın olduğundan siyah olur. Fakat çekinik olan yeşil renk daha sonraki nesillere aktarılarak ileriki bir jenerasyonda ortaya çıkabilir. Yani annesi ve babası siyah gözlü olan bir çocuğun gözü yeşil olabilir. Çünkü bu renk genleri anne ve babada çekinik olarak bulunuyordur.

Bu kural diğer bütün fiziksel özellikler ve bunları belirleyen genler için de geçerlidir. Kulak, burun, ağız şekli, boy uzunluğu, kemik yapısı, uzuvların ve organların yapısı, şekli, özellikleri, vs. gibi yüzlerce hatta binlerce özellik bu şekilde kontrol edilir. İşte bu özellik nedeniyle, genetik yapıda yer alan sayısız bilgi o bireyin dış görünümüne yansımadan sonraki nesillere aktarılabilir.

İlk insan olan Hz. Adem ve eşi de genetik yapılarındaki zengin bilgiyi, kendi dış görünümlerine bunların ancak bir kısmının yansımasına rağmen, sonraki nesillere aktarmışlardır. İnsanlık tarihi içinde ortaya çıkan coğrafi izolasyonlar da çeşitli insan gruplarında belirli özelliklerin birikmesine uygun ortam oluşturmuştur. Bu süreç, uzun zaman içinde insan gruplarının kemik yapısı, ten rengi, boy, kafatası hacmi gibi özelliklerinin birbirinden farklılaşması sonucunu getirmiştir. Bunun sonucunda ırklar ortaya çıkmıştır.

Ancak bu uzun süreç elbette bir tür farklılığını getirmemiştir. Boyu, ten rengi, kafatası hacmi ne olursa olsun tüm ırklar insan türünün birer parçasıdır.

harun yahya
7-Madem bizim kaderimizi allah belirliyor o zmn bizim yapacağımız kötülükleri iyilikleride o belirliyor olmalı peki bizim suçumuz ne burada?
bu bir mazeret değildir sana akıl verilmiş irade verilmiş seni zorlayan hiç bir etken yok geç bunları geç
8-Neden muhammede o kadar çok kadın haram olmuyorda diğer insanlara haram oluyor?
laugh.gif laugh.gif laugh.gif laugh.gif öyle bişey yok nereden çıkarttın yaw
HuNTeR
Şunlar hep kafamı kurcalıyor müslüman arkadaşlardan yanıtlarını bekliyorum
hade oradan sahtekar senin amacın üzüm yemek değil

1. LAFLARINA DİKKAT 2. ALINTI YAPMA KENDİN CEVAP VER SALAK HARUN UN LAFLARINI ÖNÜME KOYMA

4-Neden insanların günah ve sevaplarını yazması için melekler yaratıyor hepsini aklında tutamıyormu?
mantıksız....neden jandarma polis itfaiyeci var hepsi bir meslekte birleşssin pehhh ileney

POLİS JANDARMA VE İTFAİYECİYLE ALLAHIN GÜCÜNÜ NASIL KARŞILAŞTIRIYORSUN?

5-Neden iyi cinlerin yanında kötü cinleri yaratıyor kötülüğü yaymak mı istiyor?
laugh.gif laugh.gif bu nasıl soru yahu

BAYAĞI SORU İŞTE CVP VEREMEYİNCE KEM KÜM YAPMA NEDEN KÖTÜ CİNLERİ YARATIOR DİORUM KÖTÜLÜK YAYILSIN DİEMİ

7-Madem bizim kaderimizi allah belirliyor o zmn bizim yapacağımız kötülükleri iyilikleride o belirliyor olmalı peki bizim suçumuz ne burada?
bu bir mazeret değildir sana akıl verilmiş irade verilmiş seni zorlayan hiç bir etken yok geç bunları geç

PARDON ANLAYAMADIM HEM KURAN DA DİYORKİ "Ey Muhammed! Rabbin dileseydi, yeryüzündeki insanların hepsi inanırdı."10/Yunus/99(demekki dilemiyor)

hemde allah dilemezse siz dileyemezsiniz gibi şeyler var bu nasıl oluyor bizim kaderimizi madem o belirliyor o zmn irade nerde akıl nerde nasıl oluyo işine gelmeyince kıcırma moduna geçme

8-Neden muhammede o kadar çok kadın haram olmuyorda diğer insanlara haram oluyor?
laugh.gif laugh.gif laugh.gif laugh.gif öyle bişey yok nereden çıkarttın yaw

NASIL YOK ADAM 4 TEN FAZLA KARISI VAR BU İSLAMA AYKIRI BİRŞEY EN FAZLA 4 DENİYOR
il.en.ey
laugh.gif laugh.gif laugh.gif

ben salağım

ben salağım

ben salağım
Aklınla_düşün

Şunlar hep kafamı kurcalıyor müslüman arkadaşlardan yanıtlarını bekliyorum

1-Allah madem o kadar güçlü herşeyi yapabiliyor ne isterse ol dediği anda oluyor o zmn neden evreni yaratması 6 gün sürüyor ve allah ın katında zaman yoksa nasıl oluyorda kuranda bunu 6 gün gibi bir süreye bağlıyor?

2-Allah madem herşeyi biliyor neden imtihan etmekle uğraşıyor?

3-Allah evreni yaratmadan önce nerde bulunuyordu?

4-Neden insanların günah ve sevaplarını yazması için melekler yaratıyor hepsini aklında tutamıyormu?

5-Neden iyi cinlerin yanında kötü cinleri yaratıyor kötülüğü yaymak mı istiyor?

6-Adem ve Havva nın beyaz olduğunu biliyoruz o zmn zenci insanlar çekik gözlü insanlar nasıl ortaya çıkıyor?

7-Madem bizim kaderimizi allah belirliyor o zmn bizim yapacağımız kötülükleri iyilikleride o belirliyor olmalı peki bizim suçumuz ne burada?

8-Neden muhammede o kadar çok kadın haram olmuyorda diğer insanlara haram oluyor?
Şimdilik bu kadar bu 8 sorunun cevabını verirseniz sevinirim müslüman arkadaşlar



bu sorulara yıllardan beri cevaplar verildi aç ateizm sayfalarını bulursun ama hiçbirinizin kafasına basmadı çünki sizler istemediğiniz cevaplar aldınız .

şimdik bu soruları sen git allaha sor bize neden soruyorsun biz sana cevap versek sen inanacakmısın ?

sizlerde herşeyi bizlerden öğrenmek istiyorsunuz hani ateizm akıllıdı araştırıcıdı senin kafanı kurcalamıyor sen aklınca bu sorularla islamı çökermek hevesindesin ancak senin bu kuş beynin zaten bukadar çalışır .

madem akıllısın bu sorunun cevaplarını müslüman cahil dediğiniz insanlardan değil kendinden bul !
muslumbaba
GORİLCİGİM BİZ O SORULARIN CEVABINI ZATEN BULDUKTA NEDEN SİZ BULAMIYORSUNUZ ONA SASIYORUZ...
HuNTeR
QUOTE(goril @ Oct 9 2006, 12:47 PM) *

bu sorulara yıllardan beri cevaplar verildi aç ateizm sayfalarını bulursun ama hiçbirinizin kafasına basmadı çünki sizler istemediğiniz cevaplar aldınız .

şimdik bu soruları sen git allaha sor bize neden soruyorsun biz sana cevap versek sen inanacakmısın ?

sizlerde herşeyi bizlerden öğrenmek istiyorsunuz hani ateizm akıllıdı araştırıcıdı senin kafanı kurcalamıyor sen aklınca bu sorularla islamı çökermek hevesindesin ancak senin bu kuş beynin zaten bukadar çalışır .

madem akıllısın bu sorunun cevaplarını müslüman cahil dediğiniz insanlardan değil kendinden bul !



Salak müslo sen bana cevap versen inanmıyıcam çünkü verdiğiniz cevaplar asla tatmin edici deil siz malların g*t oluşunu izlemek için sordum. Sen madem inanıyorsun buna bu çelişkileri göz önünde bulundurman lazım o zaman sadece türkiyede doğduğun için müslüman olmuş olursun.

İslamı çökertme gibi bişey istesem bile bu imkansız çünkü sen ve senin gibi gerizekalı kuşbeyinli oraya buraya bomba koyan salak müslolar olduğu sürece islam gibi ahlaksız bir dinin çökmesi imkansız ALLAH'ınız gelsin oda sizin gibi geri kafalı salakları düzeltemez hanginizle uğraşsın hepinizde salaksınız
anibal
ileney, bilmediğin konuda sus, adam sansınlar seni..

İnsan ırkları ve insanlar arasındaki birbirinden farklı fiziksel özellikler de insan türüne ait 'varyasyonlar'dır. Yeryüzündeki insanların hepsi temelde aynı genetik bilgiye sahiptirler, ama bu genetik bilginin izin verdiği varyasyon potansiyeli sayesinde kimisi çekik gözlüdür, kimisi kızıl saçlıdır, kimisinin burnu uzun, kimisinin boyu kısadır.

Kızıl saç özel bir genetik kombinasyondur ve insanlara büyük ihtimalle neanderthallerden geçmiştir. Benzer şekilde, ten rengi vs. konularında genetik kombinasyon, mutasyonların sonucudur. Baskın ve çekinik genlerle bu özellikleri izah edemezsin. Çünkü, zenci olmak baskın gendir. Sarışın olmak ise çekinik. Bu durumda hiç bir zaman sarışın bir toplum ortaya çıkamaz. Sarışın + Zenci birleşmesindede hep zenciler doğar. Çünkü olay bir tek gen sekansında değildir.

Yani, zenciliğe yol açan gen dizilimi her zaman baskındır. Çünkü birden fazla gen tarafından kontrol edilir. Genlerinde zenci geni varsa zenci olursun, başka yolu yok.

Yani, genetik diyor ki, zenci, sarışın gibi ırklar, pigmeler vs. gibi alt türler mutasyonların eseridir. Ve insanların bu kadar değişim gösterecek mutasyon veritabanına sahip olması ancak evrimle mümkündür.

jagatai
işte şimdi çok güzel bir soru sorucam ve ateizm çöktü arkadaşlar 572 diye bir topic açacağım sonra tavanarasında devam ederiz neyse ben soruya geleyim bakalım buna ne diyeceksiniz

allahın işine karışmak sana mı düşmüş be kafir? mad.gif
Aklınla_düşün
QUOTE(HuNTeR @ Oct 9 2006, 05:19 PM) *

Salak müslo sen bana cevap versen inanmıyıcam çünkü verdiğiniz cevaplar asla tatmin edici deil siz malların g*t oluşunu izlemek için sordum. Sen madem inanıyorsun buna bu çelişkileri göz önünde bulundurman lazım o zaman sadece türkiyede doğduğun için müslüman olmuş olursun.

İslamı çökertme gibi bişey istesem bile bu imkansız çünkü sen ve senin gibi gerizekalı kuşbeyinli oraya buraya bomba koyan salak müslolar olduğu sürece islam gibi ahlaksız bir dinin çökmesi imkansız ALLAH'ınız gelsin oda sizin gibi geri kafalı salakları düzeltemez hanginizle uğraşsın hepinizde salaksınız



hunter bakıyorum da kızmakdan düzgün cümle de yazamadın . biraz şu kafanı bir sakinleştir cevabını ondan sonra ver .

sen bu soruyu sorarken senin bu aptalca sounun sonucunuda biliyordum bir arkadaşa ben bak ben bir yazı yazıcam ardından hemen hakaret ve küfürlere baş vuracakdır bu arkadaş dedim .

senin ve sizlerin ne yazıp ne hedeflediklerinizi bizler gayet iyi biliyoruz sen daha toysun . küfür süz hakaretsiz bir yazı sanatına ulaşamadınız halen .

işte senin ilmin de bunu gösteriyor kızınca istediğin cevabı alamayınca ya küfür yada hakaret yada saçma sapan cümleler kullanırsın .

neyse sen bu halinle sınıfta kalmaya mahkumsun .


MUSLUMBABA: GORİLCİGİM BİZ O SORULARIN CEVABINI ZATEN BULDUKTA NEDEN SİZ BULAMIYORSUNUZ ONA SASIYORUZ...


SİZ OSURULARIN CEVABINI BULDUYSANIZ BİZE SORMA GEREĞİ NEDEN DUYUYORSUNUZ ?
jagatai
hunter arkadaşım goril doğru söylemiş biz o soruların hepsinin cevabını bulduk sen göz at bir diğer topiclere salla bunlara böyle sorular sorarsan cevap alamazsın.en güzel cevapları böyle olur işte bulduysan niye soruyorsun.
Aklınla_düşün
BAK JAGATAY NEGÜZEL AÇIKLAMIŞ ABİNİN SÖZÜNÜ DİNLE TOY GENÇ HARCANMA SEN BURALARDA.
il.en.ey
smile.gif
QUOTE(anibal @ Oct 9 2006, 04:25 PM) *

ileney, bilmediğin konuda sus, adam sansınlar seni..

İnsan ırkları ve insanlar arasındaki birbirinden farklı fiziksel özellikler de insan türüne ait 'varyasyonlar'dır. Yeryüzündeki insanların hepsi temelde aynı genetik bilgiye sahiptirler, ama bu genetik bilginin izin verdiği varyasyon potansiyeli sayesinde kimisi çekik gözlüdür, kimisi kızıl saçlıdır, kimisinin burnu uzun, kimisinin boyu kısadır.

Kızıl saç özel bir genetik kombinasyondur ve insanlara büyük ihtimalle neanderthallerden geçmiştir. Benzer şekilde, ten rengi vs. konularında genetik kombinasyon, mutasyonların sonucudur. Baskın ve çekinik genlerle bu özellikleri izah edemezsin. Çünkü, zenci olmak baskın gendir. Sarışın olmak ise çekinik. Bu durumda hiç bir zaman sarışın bir toplum ortaya çıkamaz. Sarışın + Zenci birleşmesindede hep zenciler doğar. Çünkü olay bir tek gen sekansında değildir.

Yani, zenciliğe yol açan gen dizilimi her zaman baskındır. Çünkü birden fazla gen tarafından kontrol edilir. Genlerinde zenci geni varsa zenci olursun, başka yolu yok.

Yani, genetik diyor ki, zenci, sarışın gibi ırklar, pigmeler vs. gibi alt türler mutasyonların eseridir. Ve insanların bu kadar değişim gösterecek mutasyon veritabanına sahip olması ancak evrimle mümkündür.

Doğru bir tanedir olabilirde olmazda yalan da yanlışta smile.gif zaten görüldüğü gibi copy/paste yaptım senin dediğin olsun
jagatai
hiç bir ateistin bu forumda harcandığını görmedim ama kendini strese sokarsın bunlara laf anlatacağına deveye hendek atlatmaya çalışmak daha güzel bir uğraş olabilir.bunlara he he en büyük sensin dersin sussun diye yok babo en büyük allah derler.kısacası:

bilmek istemeyen birine neyi anlatırsın
görmek istmeyen birine neyi gösterirsin.
il.en.ey
rolleyes.gif

jagatai iyice saçmalıyorsun ateis art niyetli değilidr

QUOTE(HuNTeR @ Oct 9 2006, 04:19 PM) *

Salak müslo sen bana cevap versen inanmıyıcam çünkü verdiğiniz cevaplar asla tatmin edici deil siz malların g*t oluşunu izlemek için sordum. Sen madem inanıyorsun buna bu çelişkileri göz önünde bulundurman lazım o zaman sadece türkiyede doğduğun için müslüman olmuş olursun.

İslamı çökertme gibi bişey istesem bile bu imkansız çünkü sen ve senin gibi gerizekalı kuşbeyinli oraya buraya bomba koyan salak müslolar olduğu sürece islam gibi ahlaksız bir dinin çökmesi imkansız ALLAH'ınız gelsin oda sizin gibi geri kafalı salakları düzeltemez hanginizle uğraşsın hepinizde salaksınız


bu adama katılan ateist arkadaşlar beri gelsin çünkü yüzüne tüküreceğim
HuNTeR
QUOTE(goril @ Oct 9 2006, 05:37 PM) *


işte senin ilmin de bunu gösteriyor kızınca istediğin cevabı alamayınca ya küfür yada hakaret yada saçma sapan cümleler kullanırsın .



Hakaret etmemin sebebi senin bana hakaret etmendi ben adam gibi hoşgörülü bir şekilde soru sordum sense hakaret ettin bende o yüzden sana hakaretle cvp verdim
HuNTeR
QUOTE(il.en.ey @ Oct 9 2006, 05:56 PM) *

rolleyes.gif

Salak müslo sen bana cevap versen inanmıyıcam çünkü verdiğiniz cevaplar asla tatmin edici deil siz malların g*t oluşunu izlemek için sordum. Sen madem inanıyorsun buna bu çelişkileri göz önünde bulundurman lazım o zaman sadece türkiyede doğduğun için müslüman olmuş olursun.

İslamı çökertme gibi bişey istesem bile bu imkansız çünkü sen ve senin gibi gerizekalı kuşbeyinli oraya buraya bomba koyan salak müslolar olduğu sürece islam gibi ahlaksız bir dinin çökmesi imkansız ALLAH'ınız gelsin oda sizin gibi geri kafalı salakları düzeltemez hanginizle uğraşsın hepinizde salaksınız

bu adama katılan ateist arkadaşlar beri gelsin çünkü yüzüne tüküreceğim



sizlerinde ateistlere nasıl hakaretler ettiğinizi biliyoruz "sapık, pis, şeytan, cehennemlik vs."

Bu arada fazla ileri gittim biraz tmm ama, ben hakaret etmeden düzgün adam akıllı soru sordum gorilde geldi hakaret etti bende tabi hakaret ettim ve ipin ucu kaçtı özür diliyorum
il.en.ey
smile.gif

ÖZÜR DİLEMEK EN BÜYÜK ERDEMDİR
HuNTeR
QUOTE(il.en.ey @ Oct 9 2006, 07:12 PM) *

smile.gif

ÖZÜR DİLEMEK EN BÜYÜK ERDEMDİR


smile.gif


Eywallah
Aklınla_düşün
QUOTE(HuNTeR @ Oct 9 2006, 06:43 PM) *

Hakaret etmemin sebebi senin bana hakaret etmendi ben adam gibi hoşgörülü bir şekilde soru sordum sense hakaret ettin bende o yüzden sana hakaretle cvp verdim


sen daha soruları sorarken yalan söyleyerek başladın sen soruları merak etmiyorsun sen ne yazdın ?

Şunlar hep kafamı kurcalıyor müslüman arkadaşlardan yanıtlarını bekliyorum

birkere senin kafanı kurcalamıyor kurcalasa sende şüphe vardır mutlaka acaba inansam mı inanmasam mı diye sen o soruları başka niyetle art niyetle sorarken bizlere hakaret etmiş olmuyorsun ben sana kuş beyinlisin dediğim de hakaret sayıyorsun sen o soruları sorarken bizi aptal yerine koyduğunu sandın ama cevabım biraz senin istediğin türden olmayınca bana hakaret yağdıran sen oldun .

neyse eğer bende sana hakert ettiysem özür dilerim .
Fragellant
Görmeyeli ilginç bi ortam oluşmuş ortaya hakaret edesim geldi laugh.gif
HuNTeR
QUOTE(goril @ Oct 9 2006, 08:15 PM) *

sen daha soruları sorarken yalan söyleyerek başladın sen soruları merak etmiyorsun sen ne yazdın ?

Şunlar hep kafamı kurcalıyor müslüman arkadaşlardan yanıtlarını bekliyorum

birkere senin kafanı kurcalamıyor kurcalasa sende şüphe vardır mutlaka acaba inansam mı inanmasam mı diye sen o soruları başka niyetle art niyetle sorarken bizlere hakaret etmiş olmuyorsun ben sana kuş beyinlisin dediğim de hakaret sayıyorsun sen o soruları sorarken bizi aptal yerine koyduğunu sandın ama cevabım biraz senin istediğin türden olmayınca bana hakaret yağdıran sen oldun .

neyse eğer bende sana hakert ettiysem özür dilerim .



tmm kardeş bende hatalıyım özür dilerim gerginlik yaratmayalım bence adam gibi tartışırsak daha ii olur
Aklınla_düşün
QUOTE(HuNTeR @ Oct 8 2006, 10:03 PM) *

Şunlar hep kafamı kurcalıyor müslüman arkadaşlardan yanıtlarını bekliyorum

1-Allah madem o kadar güçlü herşeyi yapabiliyor ne isterse ol dediği anda oluyor o zmn neden evreni yaratması 6 gün sürüyor ve allah ın katında zaman yoksa nasıl oluyorda kuranda bunu 6 gün gibi bir süreye bağlıyor?

2-Allah madem herşeyi biliyor neden imtihan etmekle uğraşıyor?

3-Allah evreni yaratmadan önce nerde bulunuyordu?

4-Neden insanların günah ve sevaplarını yazması için melekler yaratıyor hepsini aklında tutamıyormu?

5-Neden iyi cinlerin yanında kötü cinleri yaratıyor kötülüğü yaymak mı istiyor?

6-Adem ve Havva nın beyaz olduğunu biliyoruz o zmn zenci insanlar çekik gözlü insanlar nasıl ortaya çıkıyor?

7-Madem bizim kaderimizi allah belirliyor o zmn bizim yapacağımız kötülükleri iyilikleride o belirliyor olmalı peki bizim suçumuz ne burada?

8-Neden muhammede o kadar çok kadın haram olmuyorda diğer insanlara haram oluyor?
Şimdilik bu kadar bu 8 sorunun cevabını verirseniz sevinirim müslüman arkadaşlar



1. zamn belirtmesi insanlar için zamansız bir sürede yarattım dese aptal aptal biribirimize bakardık .

2.allah bizleri insan sıfatı olarak yaratmış neden hayvanları imtihan etmiyorda bizleri çünki akıl sahibi bizleriz akıllarımızı kullanarak allahı anlıyalım şükredelim diye .

3.allah zaman ve mekan dan münehzehtir . bazı kuranda geçen ayetler vardır bazı insanlar onu belli mekanlara koyuyor oysaki mecazi anlamlarda kullanılıyor .

4.allah bir düzen kurmuş bu düzen içinde meleklerde cinlerde var .herşey belli bir çarka göre yaratılmış meleklerde belli bir görev için yaratılmış insan neden yaratıldı ? gibi bir soru .böyle soruya allah ozman neden herşeyi yaratmış ihtiyacımı var diyebiliriz .

5.iyi insan da yaratıyor kötü insanda ... ama kötülüğü seçen insanın kendisi sana yol gösteriyor ister yaparsın ister yapmazssın .

6.. evrim geçirerk biggrin.gif maymundan insan oluyorsa, beyazdan siyah normal gözlüden çekik göz neden olmasın biggrin.gif


7.bizim suçumuz yok ki müslüman olarak suç inanmayanlarda stress yapma sende inan suçun olmasın . biggrin.gif

hırsızlık yapanı hür irade veren allah ona yaptırmıyor sen yapıyorsun hırsızlığı suç onun değil senin ama o senin yapıcağını biliyor .

8.dikkat et hz muhammede kaçtane hanımla aynı anda evlenmiş ! bunu bir araştır . bırak da peygambere bu istisna tanınsın .zorluk olmasın . yoksa sen kıskanıyormusun ?

sende 50 tane ile evlen nasıl olsa sana göre günah olmaz çünki sen islama insanmıyorsun . çalış seninde olsun biggrin.gif

biraz hicivli biraz gerçek cevaplar yazdım konuya daha detaylı ve açıklayıcı cevap istiyorsanız daha derine girerekden anlatırım ama çoğunuz gene anlamaz .

gezgin95
3-Allah evreni yaratmadan önce nerde bulunuyordu?

ALINTI(goril @ Oct 9 2006, 11:05 PM) *
3.allah zaman ve mekan dan münehzehtir . bazı kuranda geçen ayetler vardır bazı insanlar onu belli mekanlara koyuyor oysaki mecazi anlamlarda kullanılıyor.


Olmayan evrende, olmayan zamanda,
görülmeyen, duyulmayan, dokunulamayan, kokusuz, her yerde olan, hiç bir yerde olmayan (mekandan münehzeh), olduğu bir zaman olmayan (zamandan münehzehtir), mecazi bir şey.

Şuna kısaca yok desenize.
Wallken
Allah bilir.

biggrin.gif:D:D:D:D
Aklınla_düşün
ALINTI(gezgin95 @ Oct 10 2006, 03:57 PM) *

3-Allah evreni yaratmadan önce nerde bulunuyordu?
Olmayan evrende, olmayan zamanda,
görülmeyen, duyulmayan, dokunulamayan, kokusuz, her yerde olan, hiç bir yerde olmayan (mekandan münehzeh), olduğu bir zaman olmayan (zamandan münehzehtir), mecazi bir şey.

Şuna kısaca yok desenize.



sen allahı kendi kuş beynin gibi algılamaya kalkarsan insanın aklıyla yorum yaparsan , düşünürsen zaten anlıyamazssın .

ki anlıyamıyorsun .
BUCALI
sorular sorular herzaman küçük insanların kafasını kurcalar ama bilmezlerki tanrı ne bir sorudur nede sorgulanır tanrıya mantıklı yaklaşamazsın çünkü tanrıyı ararken mantık en son yol gösterecek şeydir.
Sadece kalbinle tanrı yolunu bulursun eğer tanrıyı sorgularsan asla bir kesin cevap alamazsın sadece kafan karışır ,şeytanında işine yarar.

Sadece hissedersin istediğin zaman ama bazı şebekler bundan mahkum ne yapalım onlar hala sorular sorsunlar ama asla bir cevap alamayacaklar.
gezgin95
ALINTI(BUCALI @ Oct 10 2006, 09:00 PM) *
sorular sorular herzaman küçük insanların kafasını kurcalar ama bilmezlerki tanrı ne bir sorudur nede sorgulanır tanrıya mantıklı yaklaşamazsın çünkü tanrıyı ararken mantık en son yol gösterecek şeydir.
Sadece kalbinle tanrı yolunu bulursun eğer tanrıyı sorgularsan asla bir kesin cevap alamazsın sadece kafan karışır ,şeytanında işine yarar.
Sadece hissedersin istediğin zaman ama bazı şebekler bundan mahkum ne yapalım onlar hala sorular sorsunlar ama asla bir cevap alamayacaklar.


"Sadece hissedersin istediğin zaman"

Eğer senin tanrın buysa, müslüman değilsin.
İslam tanrısının "sadece hissedilmekten" başka katı kuralları da vardır.
Cehenneme filan atar seni, dikkat et.
unal
bucalı madem ırkçısın, islam ordularının öldürdüğü türklere ağla önce. zorla 300 senede islam ordularının ayakları altında ezilerek s*k*le s*k*le müslümanlaştırılan, araplaştırılan, senin gibilerin deyimiyle mankurtlaştırılan türklere ağla. o zamn yenilen ataların senin bugun arap kıçı yaladığını görse ne derdi acaba.
ayrıca bi soru soruluyor, imanlıların hepsi abuk sabuk zamandan öte, anlayamazssın, insan acizdir gibi cevaplar veriyor. ispat edin kardeşim. bi tane mucizenizi ispat edin yaw.
ayrıcada yeter harun yahya homosundan alıntı yaptıgınız. ne mal oldugunu biliyoz onun. g*tveren*n yazdıklarından medet ummayın. tongue.gif
il.en.ey
eşşek herif niçin küfür ediyorsun sen onları şifreliyerek burada bulunan tüm insanları

bunlar hayvan anlamazlar demeye getiriyorsun

küfür etmek fikir değil basitliktir

basit unal
HuNTeR
ALINTI(goril @ Oct 9 2006, 11:05 PM) *

1. zamn belirtmesi insanlar için zamansız bir sürede yarattım dese aptal aptal biribirimize bakardık .

2.allah bizleri insan sıfatı olarak yaratmış neden hayvanları imtihan etmiyorda bizleri çünki akıl sahibi bizleriz akıllarımızı kullanarak allahı anlıyalım şükredelim diye .

3.allah zaman ve mekan dan münehzehtir . bazı kuranda geçen ayetler vardır bazı insanlar onu belli mekanlara koyuyor oysaki mecazi anlamlarda kullanılıyor .

4.allah bir düzen kurmuş bu düzen içinde meleklerde cinlerde var .herşey belli bir çarka göre yaratılmış meleklerde belli bir görev için yaratılmış insan neden yaratıldı ? gibi bir soru .böyle soruya allah ozman neden herşeyi yaratmış ihtiyacımı var diyebiliriz .

5.iyi insan da yaratıyor kötü insanda ... ama kötülüğü seçen insanın kendisi sana yol gösteriyor ister yaparsın ister yapmazssın .

6.. evrim geçirerk biggrin.gif maymundan insan oluyorsa, beyazdan siyah normal gözlüden çekik göz neden olmasın biggrin.gif
7.bizim suçumuz yok ki müslüman olarak suç inanmayanlarda stress yapma sende inan suçun olmasın . biggrin.gif

hırsızlık yapanı hür irade veren allah ona yaptırmıyor sen yapıyorsun hırsızlığı suç onun değil senin ama o senin yapıcağını biliyor .

8.dikkat et hz muhammede kaçtane hanımla aynı anda evlenmiş ! bunu bir araştır . bırak da peygambere bu istisna tanınsın .zorluk olmasın . yoksa sen kıskanıyormusun ?

sende 50 tane ile evlen nasıl olsa sana göre günah olmaz çünki sen islama insanmıyorsun . çalış seninde olsun biggrin.gif

biraz hicivli biraz gerçek cevaplar yazdım konuya daha detaylı ve açıklayıcı cevap istiyorsanız daha derine girerekden anlatırım ama çoğunuz gene anlamaz .



1-Niye aptal aptal birbirimize bakalım bizim zamanımıza göre neden bu kadar uzun sürüyor onu diyorum madem o kadar güçlü "ol" dediği anda olmuyormu istediği şey

2-Bizleri insan sıfatıyla yaratmış tmm akıl vermiş niye o zmn kötülüğüde yaratıyor öyle bir eylem yaratmasa ne insanlar acı çekecek ne savaşlar çıkacak böyle deyincede imtihan ediyor diyorsunuz ama o ztn bilmiomu senin aklınla kötülük yapabileceğini insanlara zarar vereceğini cinayet işleyeceğini niye engel olmuyor sadece İYİ İLE KÖTÜYÜ AYIRMAK VE İNSANLARI İMTİHAN ETMEK İÇİN BU KADAR ŞEYE SEYİRCİ KALIYORSA bence ne ortada imtihanın önemi kalır ne başka bişey sadistlik olur bu

3-Tamam bunu ok ladık diyelim ama niye bunları açıklamıyor madem mekandan münezzeh sin o zmn nerdesin bizi nerden gözetliyorsun ağzımamı girdin

4-İnsanları test etmek için yaratmış ama insanları test ederken niye meleklere yazdırıyor sevapları günahları niye melekler öğrensinki benim günahımdan sevabımdan ona ne?

5-"iyi insan da yaratıyor kötü insanda ... ama kötülüğü seçen insanın kendisi sana yol gösteriyor ister yaparsın ister yapmazssın ."

BAK KENDİN DİYORSUN İYİ İNSANDA YARATMIŞ KÖTÜ İNSANDA o yaratıyor işte biz bişey yapmıorz. Bize yol gösteriyor da önceden benim ateist olcağımı bilmiyomu nie boşuna yaşıyorum ben direk alsın cehennemine

6-Maymundan insan olmuyor maymunlarla insanların ataları aynı sadece

7-Suçun yoksa niye günahlarının bedelini ödeyeceksin demekki suçun var sizin kafa yapısına göre tabi.

Madem biliyor niye engel olmuyor yada ben cinayet işlerken niye engel olmuyor insanlar acı çekiyor yukardada dediğim gibi sadece İYİ İLE KÖTÜYÜ AYIRMAK VE İNSANLARI İMTİHAN ETMEK İÇİN BU KADAR ŞEYE SEYİRCİ KALIYORSA bence ne ortada imtihanın önemi kalır ne başka bişey sadistlik olur bu

8-Nie tanınsın oda insan benden elçilik dışında ne farkı vaer bende isterem biggrin.gif

Biz anlarız ama saçmalığını anlarız sizler söylediklerinizin saçmalaığını anlamıyorsunuz
ateist
ALINTI(BUCALI @ Oct 10 2006, 08:00 PM) *

sorular sorular herzaman küçük insanların kafasını kurcalar ama bilmezlerki tanrı ne bir sorudur nede sorgulanır tanrıya mantıklı yaklaşamazsın çünkü tanrıyı ararken mantık en son yol gösterecek şeydir.
Sadece kalbinle tanrı yolunu bulursun eğer tanrıyı sorgularsan asla bir kesin cevap alamazsın sadece kafan karışır ,şeytanında işine yarar.

Sadece hissedersin istediğin zaman ama bazı şebekler bundan mahkum ne yapalım onlar hala sorular sorsunlar ama asla bir cevap alamayacaklar.


Bucali,tanrinin mantikla bulunamayacagini biz zaten biliyordukta,senin bunu söylemen cok ilginc.Yani diyorsunki,sen bir malsin ve mal olmayi mantikli olmaya tercih ediyorsun.Allah varsa bile,onun sana verdigi beyni inkar ettigin icin,beynini kaynatip,yarim porsiyon kelle kendine yarim porsiyonda seytana yapacak.